ASD/PFO Kapatılması
-
ASD (Atriyal Septal Defekt) ve PFO (Patent Foramen Ovale), kalbin üst odacıkları olan sağ ve sol atriyum arasındaki duvarda bulunan açıklıklardır. ASD doğuştan gelen bir defekt iken, PFO normalde anne karnında var olan ve doğumdan sonra kapanması gereken, ancak bazı kişilerde açık kalan bir geçittir.
-
İşlem, minimal invaziv bir yöntem olan kateter ile gerçekleştirilir. Temel aşamaları şunlardır:
Kasık bölgesinden damar yolu açılır
Özel kılavuz teller ve kateterler yardımıyla defekt bölgesine ulaşılır
Defektin boyutu ölçülür
Uygun boyutta kapama cihazı seçilir ve yerleştirilir
İşlem başarısı görüntüleme yöntemleriyle kontrol edilir
-
Deneyimli merkezlerde ASD/PFO kapatma işlemlerinin başarı oranı %95'in üzerindedir. Hastaların büyük çoğunluğunda işlem sonrası semptomlar belirgin şekilde düzelir ve normal yaşam aktivitelerine dönüş sağlanır. Uzun dönem takiplerde hastaların yaşam kalitesinde önemli artış gözlenmektedir.
-
Her cerrahi işlemde olduğu gibi, bu işlemin de bazı riskleri mevcuttur:
İşlem sırasında veya sonrasında kanama
Enfeksiyon gelişme riski
Cihazın yer değiştirmesi (embolizasyon)
Kalp ritim bozuklukları
Alerjik reaksiyonlar
Ancak bu komplikasyonların görülme sıklığı oldukça düşüktür ve deneyimli merkezlerde başarıyla yönetilebilmektedir.
VSD Kapatma
-
VSD kapatma, kalbin sağ ve sol karıncıkları arasındaki anormal açıklığın (deliğin) cerrahi veya kateter yoluyla kapatılması işlemidir. Bu işlem, kalpteki anormal kan akışını düzeltmeyi ve kalbin normal fonksiyonlarına dönmesini sağlamayı amaçlar.
-
VSD kapatma işlemi iki farklı yöntemle uygulanabilir:
Açık Kalp Ameliyatı: Göğüs kemiği açılarak kalbe direkt erişim sağlanır ve defekt özel bir yama ile kapatılır.
Kateter Yoluyla Kapatma: Kasıktaki bir damardan özel bir kateter yerleştirilerek, defekt bölgesine tıkaç cihazı yerleştirilir.
-
VSD kapatma işlemlerinin başarı oranı oldukça yüksektir:
Cerrahi kapatmada başarı oranı %95'in üzerindedir
Kateter yoluyla kapatmada uygun vakalarda başarı oranı %90-95 civarındadır
Hastaların büyük çoğunluğu işlem sonrası normal bir yaşama döner
-
Her tıbbi işlem gibi VSD kapatma da bazı riskler içerir:
Enfeksiyon riski
Kanama veya pıhtılaşma sorunları
Anestezi ile ilgili komplikasyonlar
Ritim bozuklukları
Cihaz yerinden çıkması (kateter yoluyla kapatmada)
Nadiren tekrar işlem gereksinimi
Patent Duktus Arteriyozus (PDA): Transkateter tedavisi
-
Patent duktus arteriyozus (PDA), fetüs döneminde aort ve pulmoner arter arasında bulunan ve normalde doğumdan sonra kapanması gereken damarsal yapının açık kalması durumudur. Bu durum, kalpte sol-sağ şanta neden olarak kalp yetmezliği ve pulmoner hipertansiyona yol açabilir.
-
İşlem, kateter laboratuvarında genel anestezi altında yapılır. Temel aşamaları şunlardır:
Femoral damar yoluyla giriş yapılması
Anjiyografi ile PDA'nın görüntülenmesi ve ölçülmesi
Uygun boyutta kapatma cihazının seçilmesi
Kılavuz tel ve kateter yardımıyla cihazın PDA'ya yerleştirilmesi
Kontrol anjiyografi sonrası cihazın serbestleştirilmesi
-
Transkateter PDA kapatma işleminin başarı oranı, deneyimli merkezlerde %95-98 arasındadır. Başarıyı etkileyen faktörler:
PDA'nın boyutu ve morfolojisi
Hasta yaşı ve kilosu
Seçilen cihazın uygunluğu
Operatör deneyimi
-
İşlem genel olarak güvenli olmakla birlikte, aşağıdaki komplikasyonlar görülebilir:
Cihaz embolizasyonu (%1-2)
Rezidüel şant (%2-5)
Komşu damarlarda darlık
Hemoliz
Enfeksiyon
Kanama ve damar komplikasyonları
Bu komplikasyonların çoğu erken dönemde fark edilip müdahale edilebilir niteliktedir.
Aort Koarktasyonu: Balon anjiyoplasti ve stentleme
-
Aort koarktasyonu, aortun (vücudun ana atardamarı) bir bölümünün daralmış olduğu doğumsal bir kalp hastalığıdır. Bu daralma genellikle sol subklavyen arter sonrasında, duktus arteriyozusun yakınında görülür ve kan akışını önemli ölçüde kısıtlayabilir.
-
Tedavi iki ana yöntemle gerçekleştirilir:
Balon Anjiyoplasti: Kasık bölgesinden girilerek daralmış bölgeye ulaşılır ve balon şişirilerek daralma genişletilir.
Stent Yerleştirme: Daralmış bölgeye metal bir kafes (stent) yerleştirilerek damarın açık kalması sağlanır.
-
Perkütan tedavi yöntemlerinin başarı oranı oldukça yüksektir:
Uygun hasta seçimi yapıldığında %90'ın üzerinde başarı oranı
Uzun dönem takiplerde %80-85 oranında kalıcı başarı
Rekoarktasyon (tekrar daralma) oranı %10-15 civarında
-
İşlem sırasında ve sonrasında görülebilecek komplikasyonlar:
Aort duvarında yırtılma veya anevrizma oluşumu
Stent migrasyonu (yerinden oynama)
Kanama ve damar giriş yeri komplikasyonları
Nadiren inme veya felç
Enfeksiyon riski
Bu riskler, deneyimli merkezlerde ve uygun hasta seçimi ile minimize edilebilmektedir.
LAA Kapatma: Sol atriyal apendiks kapatma
(inme profilaksisi)
-
Sol atriyal apendiks (LAA) kapatma, atriyal fibrilasyonu olan hastalarda inme riskini azaltmak için uygulanan minimal invaziv bir kalp prosedürüdür. Özellikle kan sulandırıcı ilaç kullanamayan hastalar için etkili bir alternatif tedavi yöntemidir.
-
Prosedür genel anestezi altında gerçekleştirilir ve şu adımları içerir:
Kasık bölgesindeki femoral ven yoluyla kalbe ulaşım sağlanır
Özel kateterler kullanılarak kalbin sağ tarafından sol tarafına geçilir
LAA'nın boyutu ve yapısı değerlendirilir
Uygun boyuttaki kapama cihazı yerleştirilir
Cihazın doğru konumda olduğu görüntüleme yöntemleriyle doğrulanır
-
LAA kapatma işlemi, deneyimli merkezlerde yüksek başarı oranlarına sahiptir:
Teknik başarı oranı %95'in üzerindedir
İnme riskinde %80'e varan azalma sağlar
Uzun dönem takiplerde etkili koruma sağladığı kanıtlanmıştır
Hastaların %90'ından fazlası işlem sonrası kan sulandırıcı ilaçları bırakabilmektedir
-
Her cerrahi işlem gibi LAA kapatma da bazı riskler içerir:
Perikard sıvı birikimi (%1-2)
Cihaz yerinden çıkması (nadir)
İşlem sırasında kanama komplikasyonları
Enfeksiyon riski (çok nadir)
Anesteziye bağlı komplikasyonlar
Bu riskler, deneyimli merkezlerde ve uygun hasta seçimi ile minimize edilebilmektedir.